11 Aralık 2013 Çarşamba

Sıfır beden olabilmek için diyet programı

sıfır beden olabilmek için yapabileceğiniz en iyi diyet programı doğru beslenme ile gerçekleşebilir.
Hemen hemen tüm insanlar değiştirmek ve geliştirmek için istiyorum vücut hakkında bir şey var, bu bir sır değil ve üzerinde çalışmak istediğiniz bir şey olması güzel. Ancak, şimdiye kadar harekete ve diyet planları aracılığıyla aşağıdaki başlamak insanların az olduğunu.
Hatta daha az insanlar aslında onlar kendi diyet planı aşağıdaki başladığınızda aradılar sonuç almak ve bu gün sadece bir çift sonra çıkın yapar. Bu insanların tembel olduğu için genellikle onlar kilo vermek ve formda almak için çabalarını sabote bazı çok önemli hatalar yapıyoruz sadece budur, değil. Bu yazıda sizlere bunları önlemek ve hayallerinizdeki vücut başlar böylece bu hataları tartışmak için gidiyorum.
Onların yeni bir diyet planı başlamadan gelince insanlar yapmak ilk hata hemen başlamak etmektir. Çoğu insan bunu yaparsanız sadece tamamen hedefine bağlı ve hala şeyler yapmaya bir yüzde 100 karar değil ki olmadığını gösteriyorlar Pazartesi günü ya da vb kendi doğum günü sonra başlayacaktır söylüyorlar.
sağlıklı zayıflama konusunda en iyi programı seçmelisiniz.
İnsanların yaptığı sonraki hata onlar takip edebilirsiniz belirli bir diyet planı yapmak kalmamasıdır. Onlar sadece "sağlıklı yemek" için gidiyoruz ve sonra başlamak karar. Bunu yaparsanız neredeyse sadece diyet başlangıç, özellikle başarısız bağlanmıştır. Uygun bir diyet bilmek ve ayda en az bir çift için sağlıklı bir yaşam tarzı yaşamış sadece daha gelişmiş insanların düz bunu yaparken başarılı olabilir. Şeyler hakkında mantıklı düşünmek zorunda rasyonalize başlamak için en kolay yoludur, yapabileceğiniz en iyi şey, size yemek için gidiyoruz ne düşünmek zorunda kalmazsınız emin spesifik bir eylem planı yapmaktır.
kilo vermek için normal yolları tercih edebilirsiniz.
İnsanların yaptığı sonraki hata onlar bir kerede çok fazla değişiklik yapmayı deneyin olmasıdır. Eğer bir veya iki hafta içinde son yıllarda birkaç yapmış her şeyi değiştirmek için çalışırsanız başarısız büyük bir şans var. Bunun yerine yavaş yavaş değişiklik yapmak ve alışkanlıkları yavaş yavaş günlük hayatın içine yerleşmiş almak için izin vermelidir.
Bu yaygın hatalardan kaçınmak ve bu yeni diyet planı ayrılmamak için çok daha kolay olacaktır.

Hızlı kilo azaltma nasıl yapılır

Atkins Diyeti popülerlik rağmen, genellikle büyük ölçüde yanlış!Programın popüler, ama biraz abartılı tasvirleri eti ve yağı büyük miktarlarda şey ama wolfing diyetisyenler canlandıracak. Diyet oldukça bu basit olmasa da, birçok dieters başarılı bir şekilde kilo vermek ve sağlığını geliştirmek için kullanmıştır.
fazla kilo uzmanı olarak sizlere bu konu hakkında bilgiler vereceğiz.
Bu programda, diyet sınırlı karbonhidrat alımı dayalı çok özel bir programı takip edin. Egzersiz tavsiye edilir, ancak vurgu, egzersiz ve diğer faktörler üzerinde diyetin besleyici açıdan yerleştirilir. 4 fazlar Atkins planı vardır:
İndüksiyon: diyet programının başında bu iki haftalık aşamasında, diyet, sadece her gün karbonhidrat 20 gram kadar tüketebilir. Dieters, et ve yumurta gibi yüksek proteinli gıdalar yemek olabilir, bu tür yağlar ve tereyağı ve hiçbir karbonhidrat çok az olan diğer gıdalar gibi yağlar. Karbonhidrat içeren Birçok gıdalar alkollü içkiler de dahil olmak üzere, tüm izin verilmez.
Bu ilk aşama genellikle yaptığı gibi yukarı depolanan yağ (ketozis olarak bilinen bir süreç) yanan içine, vücut enerji için yanan karbonhidratlardan gitmek yardımcı olmak için tasarlanmıştır. Çoğu diyet bu aşamasında doğal kilo kaybı görmeye başlarsınız.
Devam Eden Kilo Kaybı: Bu dönemde, diyet yavaş yavaş her hafta diyet karbonhidrat 5 gram ekleyerek onların karbonhidrat tüketimini arttırır. Diyet öncesi bakım aşamasına geçmeden önce, onların hedefi ağırlığı 5-10 kilo içinde kendilerini koymak için kendi kilo kaybı devam ince ayar diyet.
fazla kilolar bazen başımıza büyük dertler açabilir. Bu dertleri ve sorunları engellemek için zayıflamak şarttır.
Ön-bakım: Dieters onlar kilo almadan yemek için karbonhidrat maksimum miktarını öğrenmek için Pre-idame kullanın. Bu aşama sırasında, diyet her hafta diyet karbonhidrat 10 gram ekleyin. Diyet hedef kiloya ulaşmak ve bir ay boyunca bunu korumak, onlar Ömür Boyu Bakım aşamaya taşımak.
Ömür Boyu Bakım: kalıcı sonuçlar için, Atkins programı dieter ömrü boyunca muhafaza edilmesi gerekiyordu. Dieter onların hedefi kiloya ulaşmak yardımcı tekniklerin kullanılması, Dieter onların hedefi kiloda kalmak için bir beslenme ve egzersiz programı tutar. Onlar hiç kilo kazanmak başlar eğer Bireyler önceki aşamalarda geri dönebilirsiniz.
Atkins diyeti için taahhüt diyet genellikle kilo kaybetme başarılı olmakla birlikte, birçok kişi programı ile takip ve zor indüksiyon fazında erken bırakma sonunda edemiyoruz. Diyet planı üzerinde kalamam çünkü genel olarak, çoğu diyet planları sadece başarısız.
Birçok kişi, güçlü bir gıda krizleri görülür kompulsif aşırı yemek yeme ile ilgili sorunlar var, onların iştahını kontrol edemez, ya da sadece kilo motivasyon eksikliği nedeniyle diyetler kalmak için mücadele. Bu zihinsel engellerin üzerinden alma kilo kaybetme zor kısmıdır.
Duygusal yiyiciler çünkü birçok insan onların beslenme kontrol etmek gibi olamaz bir nedeni de budur. Böyle insanlar gibi onlar sıkılmış veya üzgün olduğunuzda gibi onların duygu, tepki olarak yemek. Ancak, bu yeme tarzı programlar bilinçaltının içine bir "şartlı tepki". Bu insanlar onları başlangıçta yemek yapılan aynı duyguları karşılaştığınızda, bir kez daha yemek zorunda hissediyorum anlamına gelir.
Hipnoz bilinçaltı zihinleri duygularımız bizim yeme alışkanlıklarını ilişkisini yardımcı olarak çalışır. Yemek için şartlı tepki söndürmek için, bir hipnoterapi kilo kaybı programı aşırı yemek ve bazı "tetik" davranışları arasındaki bilinçaltında ilişkiyi kırmak için kullanılır.
Eğer bıkmak zaman yemek eğilimindedir Örneğin, hipnoz bilinçaltının yemekten sıkıntı ayırabileceği. Hipnoterapi teknikleri daha sonra, egzersiz gibi başka bir aktiviteye sahip olan aşırı yemek yanıtı değiştirmek için kullanılabilir. Bu şekilde, sıkılabilir bir dahaki sefer, onun yerine yemek gitmekten, doğal kilo kaybı ile sonuçlanan, egzersiz motive hissedeceksiniz.
Hipnoz bize stresli duygularla başa çıkmak ve yemek olmadan gerginlik rahatlatmak yardımcı, hem de aracı giderici mükemmel bir stres. Bir rahatlama aracı olarak, zihin yatıştırır, stres yönetmek için olumlu stratejiler geliştirmesine yardımcı olur ve kilo sizi motive etmek için kendine güvenini artırır.
zayıflamak ile ilgili bilmeniz gereken bu bilgileri öğrendikten sonra kısa süre içerisinde kilo verebilirsiniz.
Hipnoterapi Ayrıca kilo kaybetme tutmak duygusal gerilimleri sona erdirmek için kullanılır. Birçok kilolu insanlar duygusal korunması için kendi ağırlığını kullanın. Örneğin, bir ilişki için acı bir sona ermesinden sonra, insanlar genellikle ilişkileri önlemek ve yine duygusal acı katlanmak zorunda önlemek böylece kendilerini aşırı kilolu olma bulabilirsiniz. Hipnoz yoluyla, biz olumlu olanları içine olumsuz düşünceler açabilirsiniz ve yerine bizim endişeleri bunalmış olma sağlığımızı odaklanması.
Sadece hipnoz ideal bir motivasyon aracıdır, bu, stresi azaltır, aşırı yemek tetikleyen klimalı yanıtları söndürür ve kilo kaybını önlemek birçok zihinsel engellerin üstesinden yardımcı olabilir. Hipnoz teknikleri insanlar gibi Atkins diyeti gibi bir diyet programı, sopa ve kilo yardımcı olmayı son derece etkilidir.

27 Eylül 2013 Cuma

Kilo Verme Yöntemleri

Kilo sorunları hemen hemen her ülkede görülür. Bunun için çeşitli kalori diyetleri, egzersizler, kilo vermeye yarımcı ürünler, diyet programları vardır. Bunlar düzenli uygulandığında verimli sonuçlar elde edilir. Obezite özellikle yaşla birlikte obezite artar çünkü, modern ülkelerde önemli bir sorundur. Obezite kolayca uygun bir diyet ve düzenli egzersiz ile önlenir. Kilo kaybetmek görünüm ve genel sağlık için çok şey yapabilir. Eğer aşırı kilolu değil mi? Daha sonra hızlı kilo kaybı için bu ipuçlarını idealdir.
Daha az kalori ile Diyetler
Eğer kilo vermek istiyorsanız diyet kalori az sağlamalıdır. Eğer kalori kesme ve örneğin spor, tarafından kalori yakmak bunu ve daha iyi daha hızlı sonuçlar için her ikisini de kullanmak olabilir.Hızlı kilo kaybı için diyetlerinde şeylerden biri azalacaktır günde kalori miktarıdır. En diyetler yaklaşık 500 azalarak kalori günlük alımını azaltmak. Bu haftada yaklaşık bir kiloluk bir ağırlık kaybına neden olur. Bir hızlı kilo kaybı diyetler toplam günlük 1000 için kalori azalacak, ya da daha az. Bu daha sonra hafta başına en azından 1.5 pound ya da daha fazla bir ağırlık kaybına yol açacaktır.
Düşük karbonhidrat diyeti
Bu hızlı kilo kaybı için en iyi diyetler biri düşük karbonhidrat diyeti olacağını muhtemeldir. Bu diyet, 50 günde gram veya daha az karbonhidrat sınırlar. Ayrıca kadar günlük düşüş 1000 gibi yaparak kalori kullanabilirsiniz. Karbonhidrat sınırlayarak, size insülin kontrol edebilirsiniz. İnsülin yağ alma teşvik ve yağ kaybı inhibe eden bir hormondur. Kalori Düşük alımı su ağırlığı ile size yardımcı olacaktır. Bir şişkinlik hissi daha az var. Hızlı kilo için bir düşük karbonhidrat diyeti kullanırken çok hızlı bir şekilde kilo verebilirsiniz. Bazı insanlar ilk birkaç günde 5 kilo. Sonra bu genellikle su ağırlığı, ama görünüm ve motivasyon için çok yapar. En iyi sonuç için, karbonhidrat 6 civarında kullanılmalıdır. Sadece karbonhidrat yemek gereklidir, ve kompleks karbonhidratlar oluşmalıdır.
Crash Diyet
Hızlı kilo kaybı için diyetler biri bir çarpışma diyet olduğunu, bu diyet birkaç gün bir hafta kadar sürer. Bu diyet temel besin eksikliği dezavantajı yani vardır. Bir çarpışma diyet az 1300'den kalori bir gün sürer, bu besin, besin takviyeleri ile tamamlamak için önemlidir. Bu diyet, sadece kalori yerine kontrol altında karbonhidrat ya da yağ bir endişe vardır.Hızlı kilo kaybı bu takip edecek. Değil sonuç kapalı hızlı bir şekilde düşük karbonhidrat diyeti ve kilo gösterir rağmen.

14 Eylül 2013 Cumartesi

Metabolizmayı hızlandırarak zayıflayın!

Kilo verememenizin arkasında yatan bir sebep de metabolizmanızın yavaş çalışması olabilir. Hızlı bir metabolizmaya kavuşmaksa o kadar zor değil.Metabolizmayı hızlandırmak açısından gereken 8 adımı görmek açısından tıklayın!

Sadece 5 dakikada beliniz incelsin

Bakım kremleri açısından servet harcamaya gerek yok. Bu kremlerin inceltici etkilerinin formüllerinde gizli olduğunu biliyoruz. Peki formüllerini biliyor muyuz?Özellikle kafein ve yosun ekstreleri dışında aslanağzı, yulaf ve incir bileşenleri de karın çevresindeki yağlardan kurtulmada etkili. Ancak uzmanlara göre yağ hücrelerini azaltan ve yağları kıran ürünleri düzenli kullanmak önemli. Ürünleri sabah ve gece karın bölgesine sürün ve üç dakika boyunca dairesel hareketlerle masaj yaparak yedirin. 

Steve Jobs diyeti kanser yapar mı?

‘Jobs’ adlı filmde pankreas kanserinden ölen Steve Jobs’u oynayan Asthon Kutcher’ın; Jobs’un da uyguladığı meyve diyetini yaptığı açısından pankreasının kötü etki gördüğü iddia edildi. Peki, meyve diyeti gerçekten kanser yapıyor mu?
Apple’ın, pankreas kanseri nedeniyle hayatını kaybeden dahisi Steve Jobs’un uyguladığı meyve diyetini, ‘Jobs’ adlı filmde onun hayatını canlandıran Ashton Kutcher da uygulamış. Ancak bu diyetin ardından ünlü oyuncunun pankreasının alarm vermeye başladığı iddia ediliyor. İç Hastalıkları uzmanı Dr. Ayça Kaya; meyve diyeti ile ilgili bilgi verdi:
Sadece meyve yiyerek beslenmek kesinlikle hiç sağlıklı değildir. Hiç yağ tüketilmediğinde; meyvelerin içindeki yağda eriyen vitaminler vücut tarafından kullanılamaz. Bu durum; görme bozuklukları, kemik erimesi, ciltte incelme ve saç dökülmesine sebebiyet olabilir. Protein tüketilmediğinde ise; kaslarda zayıflama, B 12 ve demir eksikliğine bağlı hafıza kusurları, unutkanlık ve kansızlık görülebilir.
YAĞ DEĞİL, KAS KAYBI YAŞANIR
Sadece meyve yiyerek zayıflamak mümkün olmayabilir. Meyve düşük kalori değerine sahip olsa da; şeker içerir ve sınırsız tüketilirse, kilo artışına sebebiyet olabilir. Miktarı az tutulursa; vücut ağırlığı azalır ama kayıplar yağdan değil kastan olur. Normal beslenmeye geçildiğinde; kas kitlesi azaldığı açısından metabolizma hızı Steve Jobs yavaşlar ve iki kat daha fazla kilo alınır.
Pankreas, vücutta protein ve yağların sindirimi açısından gerekli olan enzimleri salgılar. Kan şekerini dengeleyen hormonların da yapım yeridir. Pankreası sağlam olanlarda, bir müddet yalnızca meyve yemek bir harabiyet yaratmaz. Ama öncesinde çok alkol ve sigara kullanmış, çok yağlı ve şekerli beslenmiş, ailesinde şeker hastalığı öyküsü olan bir insanda tek yönlü beslenme, pankreası zorlayabilir ve bu yapıda problemler ortaya çıkabilir. Ashton Kutcher’ın yalnızca meyve yediği açısından enzimlerinin yükseldiğine inanmıyorum. Kutcher, diğer risk faktörleri açısından da değerlendirilmeli.
EN SAĞLIKLI MEYVE MOR ERİK
Meyvelere rengini veren pigmentler, bağışıklık sistemimizi koruyan maddeler içerirler. Beş farklı renk grubundan (kırmızı, sarı, ak, yeşil ve mor) en fazla antioksidan içereni mor renktir. Ekşi meyvelerin de kan şekerini daha ılımlı yükselttiğini biliyoruz. Bu gözle baktığımızda; mor eriğin sağlık açısından değeri su götürmez bir gerçek. Bu meyve özellikle lif açısından da çok zengin olduğu açısından bağırsak dostudur. Mor erik çok sağlıklı bir meyve olsa da, yine de boyut kontrolü yapmak çok önemlidir.
MEYVEYİ PROTEİNLE BİRLİKTE TÜKETİN
Meyve şekerini dengelemek açısından; meyveyi mutlak suretle yanında protein değeri yüksek olan bir besinle birlikte tüketmek gerekiyor. Örneğin; meyveleri yoğurtla tüketmek iyi bir alternatif olabilir. Meyve ile birlikte 10 tane badem veya fındık da tüketilebilir.
Ana öğününüzde doymadığınızda, ikinci tabak yerine bir tane meyve yemek; hem daha az kalori almanızı sağlar, hem de meyveyi yemekle birlikte yediğiniz açısından kan şekerinizi hızlı yükseltmez ve sizi daha uzun süre tok tutar. Aynı zamanda da tatlı ihtiyacınızı karşılar.
ŞEKERİ DÜŞÜK LİF ORANI YÜKSEK OLMALI
Şeker değeri yüksek meyveleri (kavun, karpuz, dut, incir, üzüm), çabuk acıktırdığı açısından öneri etmem. Çünkü bü meyvelerin içindeki şeker; kan şekerini çok hızlı yükseltir. Hızlı yükselen şeker, çabuk düşer. Bu yapıda kişi daha çabuk acıkır ve daha çok yeme isteği duyar.
Şeker oranı düşük, lif oranı daha yüksek olan meyveler; kişiyi daha uzun süre tok tutttuğu açısından, diyetlerde daha çok tercih edilmelidir. Rejim yaparken özellikle ayva, kivi, portakal, yeşil elma ve erik yiyebilirsiniz.
TEK TİP GIDA DİYETLERİ ANİ ÖLÜM SEBEBİ
İster meyve, ister protein, ister sebze diyeti olsun; tek tip gıda diyetleri, sağlık üzerinde geri dönüşü olmayan sorunlara sebep olabilir. Temel besin maddelerinin eksikliğine ve sıvısalelektrolit kaybına bağlı olarak ani ölümler bile ortaya çıkabilir.
Kısa sürede çok kilo vermek doğru bir yaklaşım değildir. Çünkü fazla şişman olmak; bir günde ortaya çıkmaz, o sebeple de bir günde verilmez. Günümüzde ayda ortalama 2.5-3 kilo vermek, sağlıklı olarak kabul edilmektedir. Bu aralıkta kilo verilebilmesi açısından; tüm besin gruplarının, miktarı azaltılmış olarak vücuda alınması gerekir.
Bununla birlikte hareketliliğin de artırılması ve kas kütlesinin korunması gerekiyor. Yani yalnızca rejim yaparak zayıflanmaz, hatta zayıflansa bile rejim bittiğinde kişi tekrar kilo artışı yaşar. O sebeple her türlü metabolik ve hormonal dengenin oturması açısından; beslenme şeklinin alışkanlık haline getirilmesi gerekiyor. Kalıcı kilo kaybı açısından; kısa süreli rejimlerden ziyade kişinin yaşam tarzını değiştirmesi gerekiyor.

Yeme kriziyle nasıl başa çıkılır?

Beslenme ve Diyet Uzmanı Dilara Koçak, diyet sırasında ya da günlük atıştırmalarınız da yeme kriziyle nasıl başa çıkacağınız konusunda önerilerde bulunuyor.
Diyet bozma ve yeme krizine girme davranışı geriye doğru takip edildiğinde, bu durumun bir davranış zincirinin sonucu olduğu görülür. Bu davranış zincirini incelemek, kişinin oluşabilecek taze yeme krizlerini durdura bilmeden olaya nerede müdahale edebileceğini de gösterir.
Market ve buzdolabı birçok kişi açısından kilit noktadır. Örneğin; kendinizi düşünün… Bütün gün koşuşturup, tüketmek tüketmeye vakit bulamamışsınız. Belki sabah içtiğiniz bir kahve, arada atıştırdığınız iki-üç parça bisküviyle duruyorsunuz. Eve gitmeden önce markete uğradınız. O anda aklınızda yalnızca eve varıp çok güzel yemekler yiyeceğiniz düşüncesi var. Deyim yerindeyse, kurt gibi açsınız…
İçinde bulunduğunuz bu durum, alışveriş sepetinizi ihtiyacınız olan olmayan birçok besinle doldurmanıza sebebiyet olacaktır. O sırada, eve gidince yaşayacağınız tüketmek yeme krizinin sonucunda yaşayacağınız pişmanlık ve mutsuzluk kesinlikle aklınıza bile gelmez. Markete kesinlikle aç karnına gitmemeniz gerektiğini unutmayın.
Şimdi bir de bu tablonun tersini düşünün. Gün içinde hiç öğün atlamadan, ihtiyacınız olan besinleri tüketmişsiniz ve saat 19.00 gibi erken ve hafif bir gece yiyeceği yemişsiniz. Tıka basa tok hissedip, “Gözüm tüketmek görmek istemiyor” diyecek kadar veya tam doymayıp da hâlâ “Acaba daha ne yesem…” diye düşüneceğiniz kadar da değil. Tam kararında yemişsiniz. Evdeki birkaç eksiği ise, sonraki günlerde markete gidip almaya karar veriyorsunuz.
Bunun açısından bir alışveriş listesi hazırlıyorsunuz. Bütün ihtiyaçlarınızı tek tek yazıyorsunuz. Markete girdiğinizde, nerden ne alacağınızı zaten bildiğiniz açısından listedekileri tek tek sepete doldurmanız da uzun sürmüyor. Hem işiniz çabuk bitiyor, hem de sizin açısından zararlı olacak veya aslında almak istemediğiniz bir şey almadan çıkıyorsunuz marketten. İşte bu senaryolardan hangisinin hayatınızın bir parçası olacağını belirlemek, yine sizin elinizde.
Haftalık plan yapmak faydalıdır
Süpermarkette ne alacağınızı bilmeden dolaşacağınız vakti, evde o hafta boyunca neler pişireceğinizi belirleyip, hangi malzemelere ihtiyaç duyacağınıza dair bir liste yapmaya harcayabilirsiniz. Haftalık yeme planı oluşturmanız ve yediklerinizi her gün yazarak plan yapmanız da sağlıklı beslenme yolunda atabileceğiniz başka bir adımdır. Böylece evde gece yiyecek hiçbir şey olmadığı açısından son anda alelacele pişirilmiş bir tüketmek ya da dışarıdan ısmarlanmış yağlı bir seçim yerken de bulmazsınız kendinizi…
Bu planlamaya elbette bir tek evde yiyeceğiniz öğünler dahil değil, özellikle çalışan kişilerin ofise giderken gün boyu yemekleri besinleri, fasıla öğünler de dahil olmak üzere, nereden tedarik edeceklerini düşünmeleri gerekir, örneğin, kahvaltı ile öğle yiyeceği arasında yoğurt yemeyi düşünen kişi, ofisi lakin gıda satan bir yere yakın değilse, sabah evden çıkarken yanma bir kutu yoğurt almalıdır. Aynı biçimde, çoğu yerde meyve bulmak zor olduğundan, gün boyu yenecek olan meyvenin de evden götürülmesinde yarar var. Üstelik bu biçimde ofisinizde sağlıklı birçok alternatif bulundurup, yemeyi planladığınızdan daha çok yemekten veya çok kalorili ve sağlıksız besinlerden kurtulabilirsiniz.
Yakınlarınızdan destek alabilirsiniz
Yeme krizleri söz konusu olduğunda, boyut miktarları da büyük önem kazanıyor. Maç veya film izlerken, önünüzde bir kâse dolusu kuruyemiş ve cips olduğu zamanları düşünün. Peki bu gibi durumlarda ne yapmalısınız? Davranış zincirinin son halkası, pişmanlık da olabilir, kendinizi kutlayacağınız bir sonuç da. Gün içinde yedikleriniz konusunda, yakınlarınızdan yardım istemekten çekinmeyin, özellikle ilk başlarda beslenme alışkanlıklarınızı değiştirmeye çalıştığınızı hatırlamakta bazen güçlük çekebilirsiniz. Ancak yakınlarınızın desteği bu konuda imdadınıza koşacaktır.
Onlardan yardım isterken, ne biçimde bir yardım ve hangi davranış modelini istediğinizi söylemeyi unutmayın. Bu önemli. Çünkü bazı insanlar yedikleri konusunda diğerlerine göre daha hassastır. Dolayısıyla, bu konuda söylenecek herhangi bir sözü tenkit veya hayatlarına müdahale olarak algılayabiliyorlar. Bu sebepten, yardım isterken size ne biçimde bir hatırlatma yapılmasını istediğinizi belirtin, örneğin, yalnızca yumuşak bir ses tonuyla adınızın söylenmesini mi istiyorsunuz, yoksa kâsenin önünüzden alınıp başka bir yere konmasını mı? Unutmayın ki, kimisi açısından ilk uyarı fazla hafif kalırken kimisi açısından ikinci çeşit uyarı kırıcı veya öfke uyandırıcı olabilir, önemli olan, sizin hangi gruba daha yakın olduğunuza karar vermeniz.
Karar sizin! Yiyeceğiniz kadarını alıp, elinizi bir daha kâseye uzatmamak veya şuursuzca elinizi kâseye uzatıp, içindeki bitene kadar tüketmeye devam etmek ve ertesi sabah pişman uyanmak…
Gece atıştırmalarının önüne geçebilirsiniz
Yeni yapılan bir açıklamaya göre, gece geç saatte acıkınca küçük bir şey atıştırmak zararlı değil. Ancak fazlaca tüketmek veya iştah dışında bir sebeple tüketmek toruna yol açabilir, özellikle yalnız gecelerde koltuğa kıvrılıp rahatlatıcı bir şeyler atıştırmak daha da kışkırtıcı olabilir. Ancak bu dürtüye uymanın da birtakım sonuçları var elbette. Günün diğer saatlerindense, gece saatlerinde atıştırmanın kilo alma, sindirim sorunları ve uykuda rahatsızlık gibi zararları var. Gece saatlerinde yeme alışkanlığı daima sıkıntı, yalnızlık veya depresyon gibi sebeplerden kaynaklanıyor.
İnsanlar ayrıca alışkanlıktan veya yalnızca gece saatlerinde boş kalabildiklerinden, gece yemeyi tercih edebiliyorlar. Bu etkenlerin çoğu duygusal olduğundan, tercih edilen yemekler genelde sürekli rahatlatıcı özelliktekiler oluyor. Bu da yağ ve kalori oranı yüksek, tuzlu (cips) veya tatlılara kucak açmak anlamına geliyor.
Nasıl önlem alabilirsiniz?
1. Eğer canınız tüketmek tüketmek istiyorsa, lakin fiziksel iştah belirtisi yoksa, o anda ne hissettiğinizi anlamaya çalışın. Eğer canınız sıkılıyorsa, kitap okumayı, arkadaşınıza telefon etmeyi ve internette dolaşmayı deneyin.
2. Eğer kaygılıysanız, derin nefes alarak rahatlamayı veya banyo yapmayı deneyin. Yemek haricinde kendinizi iyi hissettirecek şeyler bulmaya çalışın.
3. Eğer sırf vücudunuz buna alışık olduğu açısından gece yiyorsanız, gece yemeğinden sonra mutfağı kapatmaya çalışın. Yemekleri yalnızca mutfakta saklayın ve gece yemeğinden sonra mutfağın ve tüketmek odasının ışıklarını kapayın. Kahvaltıya kadar oraya dönmeme kararı alın ve gecenin kalanını evin başka bir bölümünde geçirin.
4. Eğer işten eve açlıktan mideniz kazınarak dönerseniz, kendinizi bütün gece fazla tüketmek tüketmeye hazırlamış olursunuz. Sakın tüm gün aç kalıp, gece kendinizi ödüllendirme duygusuna kapılmayın. Gün boyunca kısa aralıklarla sürekli tüketmek tüketmeye çalışın, idealde kahvaltı en büyük, gece yemeğiyse en ufak öğün olmalıdır.
5. Eğer bilinçsizce tüketmek yeme sorununuz varsa, canınız bir şey atıştırmak istediğinde yaptığınız işi bırakın. Çünkü televizyon seyrederken, bilgisayar başında veya kitap okurken fark etmeden normalden fazla yemeniz çok güçlü bir ihtimaldir.
6. Eğer cips, kurabiye, çikolata gibi yiyeceklerin görüntüsü sizi baştan çıkarıyorsa, göz önünde bu tip yemekler bulundurmayın. Mutfağa sağlıklı atıştırma malzemeleri depolayın.
7. Ama aynı zamanda vücudunuzu dinlemeyi unutmayın. Eğer gerçekten açsanız, gece küçük bir şey atıştırmanın bir sakıncası yok. Biraz meyve, yağsız yoğurt veya düşük kalori değerine sahip sosa batırılmış sebzeler tüketmeye çalışın. Yağsız peynir ve bir iki diyet kraker ya da bir avuç ak leblebi de iştah duygunuzu köreltir. Baharatlı veya kafein içeren maddelerden ve alkolden uzak durmaya çalışın. Olabildiğince hafif tüketmeye çalışın. Uyku öncesi ağır yemekler sindirimde güçlüğe ve mide yanmasına sebep olurlar.
8. Akşam yemeğinden sonra mutfak sizi çağırdığında, bir saniye durun ve sizi çağıranın ne olduğunu düşünün. Eğer iştah değilse, tüketmek en iyi cevap değildir. Eğer açlıksa, o zaman uykunuzla aranıza girmeyecek, küçük, besleyici bir yiyecek seçin.

Hızlı ve yanlış diyetler

Kilo kaybetmek adına yapılan hızlı ve yanlış diyetler dönüşü olmayan hastalıklarna yol açabiliyor.
Kilo problemini ortadan kaldırmak açısından yapılan hızlı ve yanlış diyetler vücut üzerinde dönüşü olmayan kas kaybı, yağ depolanması, iştah sinyallerinin hayat kalitesini kötü etkilemesi, enerji düşüklüğü ve sinirlilik gibi zararlara sebebiyet veriyor.
Kilo sorunu obezite düzeyinde olan kişilerde hızlı diyetlerin zararlı etkileri daha fazla görülüyor. Kişiler doğru beslenmedikleri takdirde karşılaştıkları sağlık sorunları ölümcül olabiliyor.
Yanlış diyetler kalp kaslarının erimesi, kemik yoğunluğunun azalması, böbrek ve karaciğer fonksiyonlarında bozukluk gibi hastalıklara sebebiyet olabiliyor.
Kötü beslenmenin sonucu her yapıda ölümcül olmasa bile özellikle böbrek fonksiyonlarını etkileyen yanlış diyetler ömür boyu diyalize bağlı yaşamanıza yol açabiliyor.
Bundan dolayı hızlı kilo vermek değil, ömür boyu sürdürebilecek doğru ve sağlıklı bir beslenme sistemi hedef olarak görülmesi uzmanlar tarafından bildiriliyor.
Düzenli ve sağlıklı beslenmek açısından ise günde 3 ana ve 2 fasıla öğün şeklinde, vücudun gereksiz yere iştah çekmeyeceği beslenme şekli öneriliyor.
Dengeli beslenme önemli
ART Tıp Merkezi Beslenme ve Diyet Kliniği uzmanları, her türlü gıda grubundan yararlanma ve bu gıda gruplarının sağladığı besin değerlerinden yararlanma sağlıklı
beslenmenin asıl hedefi olduğunu belirtiyorlar.
Beslenme uzmanları yanlış diyetlerin sonucu olarak dengesiz beslenme alışkanlığı hakkında uyarıyor.
Uzun süre aç kalma, kontrolsüz miktarlarda tüketmek yeme, öğün atlama uzmanlar tarafında yanlış beslenme olarak tanımlanıyor.
Düzensiz beslenmeye bağlı olarak kişilerde çabuk yorulma, sinirlilik, çok üşüme, konsantrasyon bozukluğu gibi sorunlar ortaya çıkabiliyor.

Diyetinizi kendiniz tasarlayın !

Sürekli seyahatte olmak, tatlıya hayır diyememek, sürekli davetlere katısallmak sağlıklı beslenmenin ve kilo vermenin önünde engel değil… Bu bahaneleri bir kenara bırakın, yazıdaki ipuçlarını izleyin ve kendi diyetinizi formüle edin.

Hem beden sağlığımızı sürdürmek hem de formda kalmak açısından sağlıklı beslenmemiz, doğkırmızı besinler tüketmemiz, azar azar sürekli yememiz, yatmaya yakın buzdolabından uzak durmamız gerektiğini ve daha birçok şeyi artık çok iyi biliyoruz. Ancak önümüzde iki büyük engel var; motive olmak ve günlük hayatımıza uygun bir program oluşturmak… Medical Park Göztepe Hastanesi’nden Beslenme ve Diyet Uzmanı Gizem Keservuran ile bu engelleri aşmanın yolları, kışın şifalı besinleri ve bitkilerin gücü üzerine bir sohbet gerçekleştirdik; herkesin ‘kişiye özel diyet’ini oluşturabilmesi açısından formülleri sorduk.

Bitkilerde dozu aşmayın

Beslenme ve Diyet Uzmanlığı eğitiminin ardından fitoterapi (bitki bilimi) yüksek lisansı yapan ve halen doktorasına devam yapan Gizem Keservuran, bitkisel ürünlerle zayıflamak isteyenleri bilinçli davranmaları konusunda uyarıyor. Tüm ilaçların hammaddesinin bitkilerden oluştuğunu ve bitki kullanırken dozu ayarlamanın çok önemli olduğunu belirten Keservuran, “Bir bitkinin dozu çok az artırılınca dahi yarardan çok kötü etki görülebiliyor. Ya da bir bitkinin yalnızca tek bir türü fayda sağlarken kişiler hiçbir etkisi olmayan bir başka türünü satın alıp kullanabiliyor. Bitkisel gıda takviyelerinde olan ve metabolizmayı bir ölçü hızlandıran sibutramin adlı madde uzun dönemde vücuttaki dengeleri bozup ölümlere dahi sebebiyet olabiliyor. Bu sebeple bitkisel yöntemlerden yararlanırken hastaların hekimlerine ve fitoterapi uzmanlarına danışmaları hayati önem taşıyor” diyor.

Önce motivasyon

Sağlıklı beslenmeyi; rafine olmayan ve katkı maddesi içermeyen gıdalardan oluşan, protein, karbonhidrat ve yağ ihtiyacını karşılayan, vitamin ile mineralden zengin ve kişiye özgün bir program olarak tanımlayan Beslenme ve Diyet Uzmanı Gizem Keservuran, kilo kaybetmede uzman desteğinin de çok önemli olduğunu vurguluyor. Kilo verme sürecinde başarının yüzde 50’sini motivasyonun oluşturduğunu belirten Diyetisyen Keservuran, “Bu motivasyonun sağlanması açısından hasta ile hekimin uyumu gerekli çünkü bir süre sonra aile gibi oluyorsunuz. Diyetisyeniniz sizin aile sofranızda nelerin bulunduğunu, kaçta yatıp kaçta kalktığınızı hatta bazen özel hayatınızla ilgili sorular soruyor. Burada doğru frekansı yakalamak bu sebeple önem taşıyor. Çünkü herkesin yaşam tarzı farklı. Diyetisyen kişinin hayatını tamamen özümseyip bir kılavuz hazırlıyor. Yasaklar koyan taraf olmuyor lakin kişi üzerinde bir kontrol mekanizması oluşturarak başarıyı kolaylaştırıyor. Yeri geldiğinde kek de börek de kızartma da yiyebilen hastasına bunları sonraki öğünlerde nasıl telafi edeceğini öğretiyor. Yani bizler bir anlamda hastalara tüketmek yemeyi öğretmek açısından danışmanlık yapıyoruz” diyor.

Bitki çaylarını yerken dikkat!

Özellikle kış aylarında çalışırken ya da gece televizyon karşısında keyif yaparken sıcak bir fincan insanın içini ısıtıyor. Birçoğumuz bu keyif açısından kafein içeriği yerine bitkisel içerikleri tercih etmeyi öğrendik. Ancak hala bilmediğimiz bazı gerçekler var. Bitki çaylarının tüketiminde de ölçü büyük önem taşıyor. İçeriğindeki kateşinler sayesinde yağ yakımını hızlandıran yeşil çayın günde 3-5 fincan tüketilebileceğini lakin çarpıntı, uyku kaçması gibi sorunlar yaşayanların doktorlarına danışmaları gerektiğini belirten Diyetisyen Keservuran, mate çayı ile ilgili olarak da şunları söylüyor; “Mate çayının metabolizmayı tetiklediği biliniyor lakin kalp rahatsızlığı ve tansiyon şikayeti olanların mate kullanımını mutlak suretle doktorlarına danışmasını öneriyoruz.” Mısır püskülünün ise ödem atıcı etkisi bulunduğunu ve yine aşırıya kaçmadan kullanılabileceğini belirten Keservuran, bitki çayı seçimi yaparken ürün kalitesine dikkat edilmesi gerektiğini belirtiyor. Açıkta satılan bitkilerin nerede toplandığı, nasıl sulandığı, hasadının ne zaman yapıldığı, etken maddesini halen koruyup korumadığını bilmenin çok zor olduğunu belirten Keservuran, ürün seçimi yapılırken bu kriterlerin göz önünde bulundurulması gerektiğini belirtiyor.

BUNLARI SEPETE ATIN

ANANAS

Ödem atıcı ve yağ yakımını hızlandırıcı etkisi olan ananasın ortasındaki odunsu yapıda olan bromelain enzimi proteinlerin sindirimini hızlandırıyor. Günde başparmağınız kalınlığında bir dilim ananas yiyebilirsiniz.

BEYAZ LAHANA

Yağ yakımını hızlandırdığı kanıtlanmış olan lahanayı çiğ olarak değil, buharda haşlanmış ya da tüketmek olarak yarı pişirilmiş halde yiyebilirsiniz. Etlikıymalı bir kapuska ya da limonluzeytinyağlı bir salata tercih edebilirsiniz. Öte yandan aynı aileden olan brokoli, karnabahar, brüksel lahanası gibi sebzeleri de kış menülerinize eklemeyi unutmayın. Çünkü kış sebzeleri tıpkı bir elektrik süpürgesi gibi çalışıyor ve antioksidan etkileri sayesinde vücuttaki toksinleri söküp atıyor.

KİVİ

Bir portakal yerine 1-2 kivi yiyerek hem günlük C vitamini ihtiyacınızı karşılamış olursunuz hem de bir yerine iki meyve yediğiniz açısından psikolojik olarak daha iyi hissedebilirsiniz. Glisemik indeksi düşük olan kivi kan şekerinizin daha yavaş yükselip daha yavaş düşmesini sağlıyor, tokluğunuz daha uzun sürüyor.

PIRASA VE KURU SOĞAN

Soğangiller ailesinden olan ve kansere karşı koruyucu özellikleri kanıtlanmış olan pırasa ve kuru soğanı kış aylarında fazlaca yiyebilirsiniz.

Salataları çeşitlendirin

Kışın kendinizi yalnızca marul, havuç, maydanoz üçlüsünden oluşan salatalara mahkum etmeyin. Kırmızı biber, dere otu, reyhan, çeşitli Akdeniz yeşillikleri, turp ve lahana türlerinden yararlanarak salatanızın hem rengini hem lezzetini artırın.

1. İDEAL BESLENME PROGRAMINA GÖZ ATIN!

ideal beslenme proğramı

ideal beslenme proğramı

2. ŞİMDİ KENDİ FORMÜLÜNÜZÜ YARATIN

KAHVALTI

1- Ofiste veya seyahatteyseniz

Önceki akşamdan evde hazırlanmış, 2 dilim çavdar veya çok tahıllı ekmek arasına sevdiğiniz ak peynir çeşidi ile mevsim yeşillikleri + yağsız sütle filtre kahve veya tarçın ve karanfil aromalı yeşil çay.

2- Evden hızlı çıkmanız gerekiyorsa

4 tüketmek kaşığı meyveli light müsli+200 ml yağsız süt + 1 çay kaşığı toz tarçın + yağsız süt ile filtre kahve veya 1 bardak süt + 1 sayı muz.

3- Kahvaltıda tatlıya hayır diyemiyorsanız

1 dilim çavdar ekmeği + 2 tatlı kaşığı bal, reçel veya marmelat + 2 dilim sevdiğiniz ak peynir + şekersiz yeşil çay.

4- Simit çok seviyorum diyorsanız

1 sayı çok tahıllı simit + 2 dilim sevdiğiniz ak peynir (kaşar peyniri – tulum peyniri hariç ) + 1 fincan tarçın ve karanfil aromalı yeşil çay + 1 tutam dereotu + 3 yaprak taze nane + 1/2 demet maydanoz üzerine 1/4 limon suyu.

5- Kahvaltıda zeytinsiz yapamam diyorsanız

2 dilim çavdar ekmeği + 1 dilim az yağlı ak peynir + 5-6 sayı yeşil veya 4 sayı siyah zeytin + kırmızı biber / paprika + bol yeşillik.

6- Ceviz-badem tüketmek istiyorum diyorsanız

2 dilim az yağlı ak peynir + 1 dilim tam buğday ekmeği + 1 tam ceviz içi veya 5-6 sayı tuzsuz badem + 3 sayı kara erik kurusu + 3 sayı kara kayısı kurusu + 1 fincan tarçın-karanfil aromalı yeşil çay.

7- Omletçiyseniz

1 tam yumurta + 2 yumurta beyazı + 1 dilim peynir ile bol sebzeli, renkli biberler, mantar ve maydanozlu omlet + 1 dilim çavdar ekmeği.

8- Metabolizmanız yavaşsa

4-5 tüketmek kaşığı light yoğurt + 1 orta dilim doğranmış taze ananas + 2 tüketmek kaşığı sade yulaf ezmesi + 1 tatlı kaşığı silme toz tarçın + 1 avuç yaban mersinini kaseye ekleyin, ardından bir fincan mate çayı açısından. veya 1/3 demet dereotu + 1/3 demet maydanozu ince ince doğrayın + 2 dilim az yağlı ak peynir ile harmanlayın + 1 dilim tam buğday ekmeği + 5-6 sayı tuzsuz badem + 1 fincan mate çayı.

9- Kahvaltıya davetliyseniz

› Esmer ekmek çeşitlerini tercih edin, 2 dilimi geçmeyin, simit yiyecekseniz çok tahıllı olanı tercih edin, yoksa 1/2 simitten fazlasını yemeyin. › Beyaz peynir, dil peyniri, hellim peyniri, sepet, örgü peynirlerini tercih edin; kaşar peyniri ve tulum peynirinden uzak durun. › Tabağınıza 3 zeytinden fazlasını almayın çünkü zaten peynir çeşitleriniz çok. Susamlı simit yiyorsanız tabağınızdan zeytini çıkarın. › 2-3 tatlı kaşığı bal, reçel, marmelat yiyecekseniz ekmeğinizi 1 dilim azaltın. › Tabağının yarısını yeşilliklerle donatın.

10- Sabah sabah yiyemiyorum diyorsanız

Peynir ekmek ile kahvaltı yapmak istemiyorsanız mutlak suretle 1 orta dilim taze ananas veya 1 sayı kivi veya 2 sayı kara kayısı kurusu + 3 sayı tuzsuz badem yiyin ki metabolizmanız uyansın, güne başlasın.

11- Peynir yiyemiyorsanız

2-3 sayı yumurtanın beyazı ile bol biberli maydanozlu omlet yapın ki kalsiyum minerali açısından zengin gıdayı tüketmiş olun. veya kahvaltınıza 1 kase yoğurt/1 bardak süt ekleyin Örneğin 1 dilim çavdar ekmeği + 2 tatlı kaşığı tahin pekmez + 1 bardak süt

ÖĞLE YEMEĞİ

12- Akşam yemeğine davetliyseniz ve mönüyü bilmiyorsanız öğlen risk almayın

1 kase sebze çorba açısından + 1 kase yoğurt yiyin.

13- Dışarıda yiyecekseniz

Izgara seçeneklerini tercih edin; mümkünse somon ızgara + buharda sebze garnitür ile + 1 dilim esmer ekmek.

14- Et sevmiyorsanız

2 yumurta ile menemen + 1 dilim ekmek tercih edebilirsiniz, böylece kırmızı etten alacağınız vitamin ve mineralleri karşılayabilirsiniz.

15- Pizza yiyecekseniz

2-3 dilim ince hamurlu sebzeli pizza + bol salata.

16- Balığa davetliyseniz

Izgara/fırın/buğulama balık – dilediğiniz kadar yiyin + bol salata + mezelerden közlenmiş patlıcan, biber salata, haydari, yoğurtlu semizotunu tercih edin.

17- Alkol alacaksanız

Izgara et yanında (balık eti, ak et, bonfile, biftek) kırmızı şarap tercih edin çünkü antioksidan içeriği zengin. Şarap içtiğiniz öğünde ekmek tüketmeyin.

18- Makarnadan vazgeçemiyorsanız

Öğle öğününde tercih edin. 1 tabak napolitene – bolognese ( kıymalı-domates soslu makarna), sebzeli makarna + yanında bir kase yoğurt ile. Makarnanın az pişmiş olmasına özen gösterin. Öğle öğününde makarna yediğiniz gün gece yemeğinde sebze yiyeceği + yoğurt yiyin. Ekmek veya tahıl grubu besin tüketmeyin.

19- Seyahatteyseniz

2 dilim esmer ekmek ile ak peynirli sandviçi yolculuğa çıkmadan önce hazırlayıp yanınıza alın, molada sandviçin yanına ayran ekleyin.

20- Ana öğünde yoğurt tüketemiyorsanız

Yoğurtlu sebze salatalarını tercih edebilirsiniz.

21- Metabolizmam yavaş diyorsanız

Öğle–gece ‘Yaşam Çorbanız’ı ana yemeğinizin yanına mutlak suretle 1 kase ekleyin.

ARA ÖĞÜN (genelde 16.00-17.00 saatleri arası)

22- Araba kullanıyorsanız

4 sayı kara kayısı kurusu + kayısı sevmiyorsanız erik kurusu veya tuzsuz, tercihen ak leblebiyi arabanızda bulundurun.

23- Kuruyemişe hayır diyemiyorsanız

1 avuç ak leblebi + 1 avuç çekirdekli siyah üzüm veya 5-6 sayı tuzsuz badem + 5-6 sayı fındık + 2 avuç yaban mersini kurusu.

24- Toplantıdaysanız

Sadece sütlü kahve açısından.

25- Midem kazınıyor diyorsanız

2-3 sayı etimek + 1 dilim peynir + 1 fincan yeşil çay veya mate çayı.

26- Simit istiyorum diyorsanız

1/3 susamlı simit + 1 büyük bardak ayran (300 ml).

27- Tatlı istiyorum diyorsanız

1 kase keşkül, tiramisu, 1 boyut kabak tatlısı ya da 2 top sade dondurma üzerine 2 tüketmek kaşığı marmelat.

28- Çikolata istiyorum diyorsanız

20-30 g (2-3 madlen) en az % 70 kakaolu bitter çikolata (çünkü gerçek çikolata budur ) + Türk kahvesi, bir fincan sütlü kahve veya latte ile açısından.

29- 17.00 çayına davetliyseniz

Tuzlu kurabiyeler yerine çayınızın yanında 1 ince dilim kek tercih edin.

AKŞAM YEMEĞİ

30- 1. seçenek

Sebze yiyeceği – limitsiz- kıymalı/etli/zeytinyağlı olabilir. 1 kg sebze yemeğini 2 tüketmek kaşığı zeytinyağı ile pişirin. (Bezelye – barbunya- patates sebze yiyeceği değildir) + 4-5 tüketmek kaşığı yoğurt-cacık-ayran (mümkünse light) + Bol yeşillikli salata; yağsız, bol limon, sirkeli, nar ekşisi olabilir.

31- 2. seçenek

200–250 g kadar (yani elimiz büyüklüğünde) ızgara, fırın, buğulama, haşlama veya sote bonfile, biftek, antrikot, köfte, hindi eti, somon, balık eti (Balıkta gramaj önemli değil, doyana kadar yiyebilirsiniz) + bol yeşillikli salata (yağsız, bol limon, sirkeli, nar ekşili) + zeytinyağlı sebze yiyeceği (varsa yenebilir fakat zorunluluk yok)

32- 3. seçenek (Pratik olsun diyorsanız)

Bol yeşillikli salatanızı hazırlayıp ton balığı ekleyerek veya ak peynir rendeleyerek yiyebilirsiniz.

Asıl mesele: Tatlı krizlerini aşmak

Sabah kahvaltı yapmamak, öğle yemeğini atlamak ya da yetersiz tüketmek akşama doğru gelen tatlı krizlerini tetikliyor. Vücudun “Bana karbonhidrat gönder” diye bağırmaya başladığı bu saatlerde yanlış seçimler yapmak da daha mümkün oluyor. Bunu aşmanın yolu da düzenli aralıklarla beslenmekten geçiyor. Böyle durumlarda kakao oranı yüzde 70’in üzerinde olan birkaç parça çikolata, tercihen pekmezle yapılmış bir boyut kabak tatlısı, sade bir dondurma gibi daha masum seçeneklerin tercih edilmesi gerekiyor.

Meyve tüketiminin püf noktaları

Kış gecelerinde yemekten sonra televizyon karşısında bir tabak dolusu meyve yemek çok kolay. Peki “Bol bol meyve yedim, çok dengeliyım” demek mümkün mü? Diyetisyen Gizem Keservuran, çok sağlıklı bir besin grubu olan meyvelerin cinsinin ve miktarının iyi ayarlanması gerektiğini vurguluyor. Akşamları şeker oranı düşük meyveler tüketmek gerektiğini belirten Keservuran, kadınların kara erik kurusunu tercih edebileceklerini belirterek, “Kalsiyum ve D vitamininden zengin olan bu besin kemik sağlığının korunmasını sağlıyor” diyor.

AKŞAM YEMEĞİNİ ERKEN YEDİYSENİZ, GECE ATIŞTIRMA ALIŞKANLIĞINIZ VARSA, ÇAYIN YANINDA BİR ŞEYLER ARIYORSANIZ DİKKAT!

● Meyvelerden; ananas, kivi veya elma tercih edin.

● Atıştırmalık istiyorsanız; yaban mersini kurusu yiyin.

● Yatmadan 2.5-3 saat önce tüketmek yeme işlemini bitirin.

TARİFLER

Yaşam Çorbanız

● 1 sayı kereviz (saplarıyla)

● 3 sayı havuç

● 5-6 sayı paprika

● 3 dal pırasa veya 2 sayı kuru soğan

● 3 çiçek brokoli veya 3 çiçek karnabahar

● 1 demet dereotu

● 1 demet maydanoz

● 6-7 yaprak nane

● Bol kimyon, sumak, isot, pul biber, karabiber

● 1/4 küçük boy ak lahana

● 1 sayı limon (kabukları soyulmuş)

HAZIRLANIŞI: Sebzeleri büyük bir tencerede kıvamı istediğiniz gibi olacak biçimde su ekleyerek haşlayın, blenderdan geçirin ve baharat ekleyin. Yağ kullanmayın.

Kabak Tatlınız

● Balkabağı (dilediğiniz kadar)

● Pekmez

● Kabuk tarçın

● Tane karanfil

● Toz tarçın

● Tuzsuz badem

● Ceviz

HAZIRLANIŞI: Balkabağını şekersiz olarak yağlı kağıtta, fırında veya tencerede pişirin. (Su eklemeyin, balkabağı zaten suyunu bırakacaktır.) Pişirmeden önce fırın tepsisine veya tencereye 1/2 kabuk tarçını küçük küçük kırın + 2-3 tane karanfil ekleyin, piştikten sonra kabuk tarçın ve karanfilleri ayırın, üzerine toz tarçın ekleyin ve soğumaya bırakın. Servis edeceğiniz kadar kabağı tabağına koyun, üzerine 1-2 tüketmek kaşığı pekmez, badem, ceviz rendesi ekleyerek ikram edebilirsin. İsteğe göre yanında 1 top sade dondurma veya 1 bardak sütlü kahve ikramı tercih edebilirsiniz.

Formsanté Dergisi

Kışın kilo almamanız açısından öneriler

Yaz mevsimine yavaş yavaş veda ederken kışın formunuzu korumak açısından ne yapmanız gerektiğini biliyor musunuz?
Havaların soğuması ile birlikte daha az dışarı çıkacak, daha çok acıkacaksınız. Fiziksel aktivitelerin de azalmasıyla birlikte kilo almamak oldukça zor bir hale gelecek. Ancak imkansız değil! Küçük püf noktaları hayatınızda alışkanlık haline getirirseniz yaz kış formunuzu koruyabilirsiniz.
Kışın kilo almamanız açısından 5 öneri;
1. Su içmek açısından susamayı beklemeyin! Kışın havalar soğuk olduğu açısından susadığınızı daha az hissedersiniz. Bu yüzden vücudun günlük su ihtiyacını mutlak suretle karşılamalısınız.
2. Öğün atlamayın! Formda kalmak açısından öğün eksiltmek yanlış olur. En az üç öğün mutlak suretle tüketmek yiyin, fasıla öğünlerle bunu beşe çıkarın. Ancak bu öğünlerin besin değerlerine dikkat edin.
3. Mutlaka egzersiz yapın! Havalar soğuk olduğu açısından enerjinizi kaybetmeyin. En az haftada üç gün egzersiz yapın.
4. Kışın günler kısa geceler uzun olduğu açısından evde geçirdiğiniz zaman genelde artar. Bu süre zarfında abur cuburdan uzak durun.
5. Uyku düzeninizi bozmayın! Düzensiz uyku kilo almaya yok açan en önemli etkenlerden biridir.
Diyet deneyimlerimiz açısından tıklayın !
womenist

Yumurta ile aç kalmadan diyet

İşte sizler açısından hazırladığımız, yumurta sayesinde aç kalmadan uygulayabileceğiniz bir diyet!
Yıllardır, diyet yapan insanların düşmanıydı yumurta. Ancak geçtiğimiz senelerde uzmanlar yumurtanın bu kötü itibarını akladılar ve yumurtanın aslında bizi tok tutan harika bir besin olduğunu kanıtladılar!
Yumurta bizi tok tutan besinlerin en başında geliyor. Doğkırmızı olarak da güne başladığımız öğün olan kahvaltıdan yumurtayı eksik etmemek gerekiyor.
İşte sizler açısından hazırladığımız, yumurta sayesinde aç kalmadan uygulayabileceğiniz bir diyet!
Kahvaltı:
Sabah tüketilen yumurta, 36 saat boyunca daha az tüketmek yemenizi sağlıyor. Kahvaltıda protein açısından zengin olan yumurta beyazını tüketin. Kahvaltı gevreği ve meyve suları, yumurtanın aksi bir etki yaratır. Bu yüzden bunlardan kaçınmaya çalışın.
Öğle Yemeği:
Ne olursa olsun öğle yemeğinizi atlamayın! 5 saatten fazla aç kaldığınız zaman, vücutta tokluk hissi veren hormonların etkisiz kalmasına yol açarsınız. Bu da size ilerleyen saatlerde daha fazla tüketmek dolayısıyla da kilo olarak geri döner! Bir tabak salata ve sebze, öğle yiyeceği açısından ideal yemeklerden dir.
Akşam Yemeği:
Akşam yemeğinize mutlak suretle salata veya çorbayla başlamaya özen gösterin. Ana yemekte ise az yağlı et veya tavuk tercih etmeye özen gösterin.
Uzak Durmanız Gerekenler:
Alkol, hem tokluk hissini geciktirir hem de vücutta yağ depolanmasına yol açar. Alkolden diyetiniz boyunca uzak durmaya çalışın.
Meyve suyu ve gazlı içecekler, yapay tatlandırıcı içerdiğinden gerçek şeker alımını tetikleyebilirler. Bu da vücudunuzun fazladan şeker ihtiyacı varmış gibi hissetmesine yol açar. Dolayısıyla canınız daha fazla şeker ister. Bu yüzden yapay tatlandırıcı içeren içeceklerden uzak durmaya çalışın.

12 Eylül 2013 Perşembe

Cilt Travmaları Hastalığı Tetikliyor

Sanılanın aksine Sedef günümüzde tedavi edilebilen bir hastalık. Ancak tedaviden başarılı sonuç elde edilebilmesi açısından ciltte travma oluşmasını önlemek şart! Bunun açısından de bazı kurallara mutlak suretle dikkat etmek gerekiyor. Örneğin, cildi kese, lif veya fırça ile keselemekten kaçınmak gibi!

Sedef dermatoloji alanında tedavisi en zor olan ve yaygın olarak rastlanan kronik bir cilt hastalığı olarak nitelendiriliyor. Genellikle 20-40 yaş grubunda görülen bu hastalık ülkemizde her yıl yaklaşık 350 bin kişide ortaya çıkıyor. Toplumda Sedef hastalığının tedavi edilmediğine dair yaygın bir inanış var. Oysa sanılanın aksine tıp dünyası bu cilt sorununa karşı çaresiz değil. Günümüzde uygulanan tedaviler sayesinde cilt pürüzsüz bir görünüme kavuşabiliyor. Ancak tedavinin başarılı olabilmesi açısından hastanın dikkat etmesi gereken bazı önemli kurallar var. Dermatoloji Uzmanı Ahmet Günay, tedavi sürecinde özellikle cilt travmalarından kaçınılması gerektiğine dikkat çekerek, “Bunun açısından de hastaların banyoda ciltlerini kese, fırça veya lif ile keselemek ya da tırnaklama yoluyla kabuklardan kurtulmaya çalışmak gibi önemli bir hataya düşmemeleri gerekiyor. Çünkü bu yapıda cildin yapısı bozuluyor ve tedavinin başarı şansı düşüyor” diyor.

Birkaç Tipte Ortaya Çıkıyor

Sedef hastalığı birkaç gruba ayrılıyor. Hastalık en çok kırmızı bir zemin üzerinde birkaç milimetre büyüklüğünden birkaç santime kadar uzayabilen sedef rengi pullarla kendini gösteriyor. Kaşıntı ve kuruluk hissi hastalığa eşlik yapan diğer belirtileri oluşturuyor. Daha nadiren el ve ayakları tutan ve birkaç mili”metre çapında olan su kabarcıkları şeklinde de ortaya çıkabiliyor. Bir başka tip Sedef hastalığı da tüm vücutta kızarıklık ve kepeklenmeyle gelişiyor. Sadece tırnaklarda sararma ve tırnak yüzeyinde düzensizleşme ya da çizgilerle görülen tipi de oluyor. Sedef hastalığının şiddeti ise kişiden kişiye değişiyor. Bazı hastalarda yalnızca bir noktada ya da vücudun çeşitli alanlarında küçük plaklar halinde ortaya çıkarken, bazı hastalarda ise çok geniş alanları etkileyebiliyor, hatta ilerlediğinde tüm vücudu kaplayabiliyor.

Eklemleri Tuttuğunda Şiddetli Ağrılara Neden Olabiliyor

Sedef hastalığı iç organları daima tutmuyor. Ancak tırnaklarda ve küçük eklemlerde sıkça görülüyor. Bu yapıda tırnakların görünümünü bozabiliyor. Genellikle el ve ayaklardaki küçük eklemleri tutsa da diğer eklemleri de etkileyebiliyor. Bunun sonucunda şiddetli ağrılar ortaya çıkıyor.

Kesin Nedeni Bilinmiyor

Genetik olarak yatkın olan kişilerde hastalık enfeksiyon, stres veya cilt travmaları gibi nedenlerle ortaya çıkabiliyor. Ancak sedef hastalığının kesin nedeni bilinmiyor. Yakın zamana kadar hastalığın oluşumunda yalnızca psikolojik faktörlerin rol oynadığı düşünülüyordu. Ancak stres hastalığın ortaya çıkmasını tetiklerken, hastalığın oluşumu da stresi artıyor. Yani bir nevi kısır döngü oluşuyor. Son yıllarda yapılan çalışmalarda sedefin bir bağışıklık sistemi hastalığı olduğu yolunda önemli kanıtlar elde edildi. Genetik ve hormonal olduğu konusunda çalışmalar yapılsa da henüz anlamlı sonuçlar elde edilemedi.

Cilt 1 Ay Yerine 4 Günde Olgunlaşınca…

Hücreler ürer, olgunlaşır ve ardından da pul halinde dökülürler. Sağlıklı kişilerde vücudun en dış yüzeyinde olan hücreler yaklaşık bir ayda olgunlaşıyor. Ancak banyoda cilde kese yapmak, güneş yanığı ve böcek sokmaları gibi ciltte travma oluşturan çeşitli tetikleyici faktörler veya başka nedenler Sedef hastalığına yatkın olan kişilerde hücresel düzeyde zaten mevcut olan bir bozukluğu uyararak bağışıklık sistemini aktive ediyor. Cilt hücrelerinin çoğalması uyarılıyor ve yaklaşık bir ay olan normal olgunlaşma süreci 3-4 güne derece iniyor. Bunun sonucunda hücreler dökülmüyor, üst üste birikiyor ve kızarıklık ile sedef rengi kabuklanmalar şeklinde hastalığa özgü cilt belirtileri ortaya çıkıyor.

Tedavi İle Pürüzsüz Bir Cilde Kavuşmak Mümkün!

Tedavinin şekli hastanın yaşına, genel sağlık ve psiko-sosyal durumuna, sedefin tipine ve tutulum yerine göre belirleniyor. Dermatoloji Uzmanı Ahmet Günay, toplumdaki yaygın inanışın aksine Sedef hastalığının başarıyla tedavi edilebildiğini belirterek şunları söylüyor: “Günümüzde uygulanan yöntemlerle ciltteki lezyonlar ortadan kaldırılabiliyor veya hafifletilebiliyor. Ancak sedef kronik bir hastalık olduğu açısından zaman zaman tekrarlayabiliyor. Bu sebeple atakların sıklığı ve süresine göre tedavinin çeşitli zaman dilimlerinde tekrarlanması gerekiyor.”

Dermatoloji Uzmanı Ahmet Günay, Sedef hastalığında başvurulan yöntemleri şöyle sıralıyor:

Kremler: Özellikle birkaç bölgeyle kısıtlı sedefi olan hastalarda uygulanıyor. Kabukların dökülmesi ve kızarıklığın geçmesi amacıyla uygulanan krem tedavisinden daima iyi sonuçlar elde ediliyor. Ancak ilaç bırakıldığında belirtiler bir süre sonra tekrarlıyor ve yöntemin yinelenmesi gerekiyor.

Puva Ultraviyole Işınları: Ufak hususlar halinde dağınık yerlerde olan veya vücudunun geniş alanına yayılmış ya da lokal tedaviye dirençli olan hastalarda başvuruluyor. Seanslar halinde uygulanan bu yöntemde hasta tedavi edici etkiye sahip ultraviyole ışını veren bir cihaza maruz bırakılıyor. PUVA ultraviyole ışınlarından yüz güldürücü sonuçlar alınıyor. Ancak tedavi bırakıldığında hastalık bir süre sonra tekrarlıyor.

İlaçlar: Sedef bağışıklık sistemi hastalığı olduğu açısından ağır tırnak ve eklemleri tutan hastalara bu sistemi etkileyen ilaçlar uygulanabiliyor. İlaçlar dermatoloji hekimi kontrolünde gerekli dozda, gerekli testler yapıldığı takdirde güvenle ve yan etki olmadan kullanılabiliyor. Süresi 2 ay ile 1 yıl arasında değişen tedavinin zaman zaman tekrarlanması gerekebiliyor.

Tetikleyen faktörler neler?

• Güneş yanığı,

• Stres,

• Obezite,

• Kesiler ve cerrahi girişimler gibi cilt travmaları

• Üst solunum yolu enfeksiyonları ve bağışıklık sistemini etkileyen enfeksiyonlar,

• Kalsiyum eksikliği, olağandışı vitamin D seviyeleri,

• Bazı tansiyon ilaçları veya ağrı kesiciler,

• Sigara ve fazla alkol tüketimi.

Bu tür tetikleyici faktörler ortadan kaldırıldığında hastalık yatışıyor ve daha hafif seyrediyor.

CİLT SAĞLIĞINDA IŞIK

Sedef hastalığı tedavisinde çok çeşitli yöntemler kullanılmaktadır.

Tedavi şekli; hastalığın çeşidi ve şiddeti, bulunduğu alan, hastanın yaşı ve sağlık durumu dikkate alınarak seçilir.

Ultraviyole, sedef hastalarının şikayetlerini azaltabilir. Orta ve şiddetli sedefi olan,, lokal ilaç tedavisine cevap vermeyen veya bu tedavi açısından çok yaygın hastalığı olanlarda uygulanabilir.

Güneş ışığı ve suyun sedef hastalarında faydası uzun zamandır bilinir. Ancak kontrolsüz güneşlenmek hastalara zararlı da olabilmektedir. Güneş yanığı hastalığın artmasına sebebiyet olabilir.

Özellikle aleni tenli kişilerde ultraviyole deri kanseri riskini arttırmaktadır.

Ultraviyole ışık kaynakları, güneş ışıklarından ultraviyole A ve B nin tedavi amaçlı kullanılması açısından geliştirilmiş yapay cihazlardır. Böylece ultraviyole, kontrollü ve düzenli bir biçimde doktor tarafından uygulanabilir. Ultraviyole, sedef hastalarında yüksek olan deri hücrelerinin gelişme hızını azaltır.

UvA (PUVA)

Psoralen içeren ilacı içen hastaya ultraviyole A tedavisi uygulanır. Psoralen gözün lens kısmında birikeceğinden hastalar tedavi alırken güneş batıncaya kadar UvA geçirmeyen güneş gözlükleri kullanmalıdır.

UvB

UvB tedavisi güvenilir ve etkilidir. Ağızdan ilaç alınması gerekmez. Seanslar halinde uygulanır.

BClear - Sedef hastalığı tedavisinde son sistem

B Clear; Sedef hastalığı tedavisinde kullanılan ileri teknolojiyle geliştirilmiş taze bir UvB cihazıdır. Fiber optik iletim sistemine sahiptir. Böylece normalde kabin tedavisi şeklinde uygulanan ultraviyole tedavisinin yalnızca hastalıklı bölgelere uygulanmasına olanak sağlar. Hastalıklı alanlarda yüksek dozlar kullanılarak tedavi seansları azalır. Sağlıklı cilde ışık verilmediğinden bu alanlarda yan etki olmaz.

Dr.Canan SAVAŞ

Cilt Hastalıkları Uzmanı

drcanansavas@kozmed.com

KOZMED LAZER MERKEZLERİ

www.kozmed.com

Cildinize Sonbahar Temizliği...



Kışın soğuk günleri hızla yaklaşıyor. Güneş, kum, deniz, tatil derken aynalardan epey uzak kaldınız. Yaz günlerinde yaşadığınız rehavetin ardından hem kendinizi hem de cildiğinizi kış aylarının zorlu koşullarına hazırlamaya başlamanın tam vakti.

Hazırlıklara öncelikle evde yapabileceğiniz rutin bakım uygulamalarıyla başlayın. İşte size Estetik Medikal Hekimi, Estetik Koçu ve Beslenme Danışmanı Alp Mamak’tan cilt bakımıyla ilgili öneriler ve minik sırlar...

Cilt bakımının temelinde, cildinizi tanımanız yatıyor. Cildiniz o anda yağlı, normal, karma cilt tipi olabilir veya kuru, hassas ve güneşten etkilenmiş olabilir. Unutmayın ki cilt tipiniz değişkenlik gösterebilir ya da mevsimsel etkilerle aynı zamanda hem kuru hem de güneşten kötü etki görmüş olabilir. Bu konuda yanılmamak açısından en iyisi bir doktordan yardım almak; böylelikle hem cildinizi tanımış olur hem de doğru ürünleri seçerek doğru bakımı yapabilirsiniz. Cildinizi tanıdıktan sonra sıra geldi bakım aşamalarına... Cildinizi kışa hazırlayacak temel cilt bakımı “temizlik”, “soyma”, “nemlendirme” ve “güneşten koruma” olmak üzere dört basamaktan oluşuyor.

Temizlik (Kirden arındırma) : Sürekli makyaj, hava kirliliği, rüzgarın getirdiği toz tanecikleri veya bulunduğunuz ortamdaki havalandırma sistemi nedeniyle normalin üstünde kirlenmeye maruz kalan cildiniz açısından temizlik çok önemli. Krem ve jel tarzı yüz temizleyiciler iyi bir seçim olacaktır. Eğer cildiniz çok yağlı ve akneye yatkın değilse sabun tarzı temizleyicilere yönelmeyin, çünkü cildinizi aşırı kurutabilirsiniz. Suyla temizlemeye gerek bırakmadan sür-sil tarzı kremler olsa da porları düzenlemesi ve cildi kirden tam arındırması açısından mutlak suretle yıkama içeren bir ürünü tercih etmeniz yerinde olur. Yüz yıkarken ılık su kullanmak da yine önemli bir nokta, asla sıcak veya soğuk su kullanmayın. Eğer size hissettirdiği ferahlığı seviyorsanız tonikleri de cilt bakımında kullanabilirsiniz. Cilt ve makyaj temizleme toniği olarak gülsuyu kullanabilirsiniz, gözeneklerinizin daha iyi göründüğünü farkedeceksiniz.

Soyma (Derinlemesine Temizlik) : Derinlemesine temizlik, haftalık cilt bakımınızda yer alması gereken işlemlerden biri. Erkeklerde cilt sarkmasının ve lekelerin daha az olmasının yanısıra ciltlerinin de daha nemli kalmasının en önemli nedenlerinden biri her gün traş olarak bir anlamda cilt soyma işlemi yapıyor olmaları. Sizin de haftalık olarak yapacağınız soyma işlemi uzun vadede cildinizin daha nemli ve parlak olmasını sağlar, yaşlanma sürecini hücreleri yenileme yönünde uyararak geciktirir. Retinoic asit türevleri, kimyasal peeling ve mikrodermabrazyon gibi bir çok yolla soyma uygulamaları yapabilirsiniz. Haftada bir uygulama ile cildinizde gerçek bir fark yarattığınızı göreceksiniz. Cilt yüzeyinizdeki ölü hücreler temizlenecek ve çok daha canlı bir görüntü elde edeceksiniz.

En kolay uygulayabileceğiniz yöntem mikrodermabrasyon. İnce granüller içeren jeller ve kremler iyi bir seçim olacaktır. İnce granüller içeren jeller ve kremleri tercih etmenizde yarar var, çünkü büyük granüller ciltte yırtılmalara sebebiyet olabilir. Ayda bir kez doktorunuza uğrayarak uygulatabileceğiniz kimyasal peelingler yaklaşık beş yaş daha gençleşmenizi sağlayabilir. Ayrıca, doktorunuza reçete ettirerek kullanabileceğiniz A vitamini türevleri olan retinoik asitleri de çok kısa sürede cilt renginizi düzenleyerek kollajen üretiminizi destekleyecektir. Mucizevi etkileri olan retinoik asit türevlerini uygulamak açısından sonbahar tam zamanı.

Nemlendirme : Ne kadar nemlendirmenizi gerektiğini size en iyi cildiniz söyleyebilir. Eğer gerginleşmeye başladıysa ciddi bir nem azlığı sözkonusudur. İnce bir tabaka halinde yaşınıza ve cildinize uygun bir nemlendirici kullanın. Eğer menapoz etkileri kendini gösterdi ise bitkisel östrojen destekleyici ürün toplulukları içeren kremleri de tercih edebilirsiniz.

Ağız çevresi, göz altı, dudak ve boyun bölgesinin çok daha ince bir yapıda cilde sahip olduğunu unutmayın. Göz altları gibi az yağ dokusuna sahip olan bu bölgeleri özellikle desteklemelisiniz; kimse genç görünen bir yüzde solgun dudaklar ve yaşından büyük görünmesine sebebiyet olan boyun ve dekolte bölgesine sahip olmak istemez.

Güneşten koruma : Ciltte oluşan kırışıklıkların, cilt lekelerinin en önemli nedeni güneş... Kışın hatta kapalı havalarda bile güneş koruyucu kullanmanız cildinizi korumak açısından son derece faydalı olacaktır. En basit olarak, bir nemlendiriciyi sabah-gece uyguladıktan sonra sabahları en az 15 SPF içeren bir güneş koruyucunun ince bir tabaka halinde cildinize yumuşak hareketlerle yedirin ve her iki saatte bir bunu yenileyin. Makyaj üstüne uygulama yapmak isterseniz sprey tarzı bir güneş koruyucu da kullanabilirsiniz.

Dr. Alp Mamak, rutin cilt bakımını önerilerine bir de yine evde uygulayabileceğiniz pratik maske ekliyor. Cildinizi ılık suyla ıslattığınız bir havlu ile dinlendirin ve porlarınızı açın. Ardından cildinize bal sürerek yaklaşık 15 dakika bekletip sonra ılık su ile yıkayın. Bu maskeyi de haftada bir uygulayın. Işıldayacaksınız!

Cildiniz kışa hazır mı?



Kış mevsiminin gelişiyle birlikte cilt rahatsızlıklarının görülme sıklığı artıyor. Soğuk, rüzgâr ve düşük nem oranı gibi etkenler cildimizin normalin üzerinde hızla gerilip, çatlamasına sebebiyet oluyor. Bu sebeple cildimiz, diğer mevsimlere göre daha özel bakımlara ihtiyaç duyuyor.

Bir yandan soğuk ve kuru hava, diğer yandan yağan kar ve buzlardan yansıyan bol ışık cildimizi risk altına alıyor. Kuru ve soğuk havadan ilk etkilenen cilt kısmı ise dudaklarımız oluyor. Kuruma ile ortaya çıkan çatlak dudaklar ve pürüzlü eller kış aylarında cilt bakımının önemini daha da belirgin hale getiriyor.

Estetik Direktörü Ayşe Bocan özellikle soğuk havalarda görülen ve cildin pul pul dökülmesine sebep olan cilt kuruluğundan kurtulma yolları hakkına pratik çözümler sunuyor;

• Aşırı sıcak su ile yıkanmak yerine ılık suyu tercih edin.

• 15 dakikadan fazla duş almayın.

• Banyodan sonra cildinize nemlendirici sürün.

• Bitkisel özlü nemlendiricileri seçin.

• Alkollü kozmetik ürünlerini tercih etmeyin.

• Gerekli durumlarda günde cildinize iki kere nemlendirici sürün.

Vitamin Eksikliği Cildimizi Nasıl Etkiler?

Özellikle A, C, E ve F vitaminleri bakımından eksik beslenme, cildin yenilenme hızını yavaşlatıyor. Bu yapıda cilt içerisinde nemi bol genç hücreler yerine nemi az yaşlı hücreler beliriyor. Cildin ihtiyacı olan vitaminleri karşılayabilmek açısından vitamin oranı yüksek meyve ve sebzeler tüketmeye çalışın.

Ceviz: zayıf saçların ilacı

Sağlıklı Beslenme Uzmanı Dr. Dilek Polat, kalp sağlığı açısından büyük önem taşıyan doymamış yağ asitlerini yüksek düzeyde içeren cevizin, kolesterol birikimini ve damar sertliğini önleyici etkisinin halk arasında artık daha iyi bilindiğini, bu sebeple damak zevkinin yanı sıra, birçok insanın sağlık nedenleriyle ceviz tüketmeye başladığını söyledi.

Dr. Polat, saç dökülmesine ve saçlarının yeterince canlı olmadığını düşünenlere cevizin kuru ve yaş kabuğunu önerdi. Polat, 20 tane cevizin sert kabuğunu 1 litre suda 10-15 dakika kaynatarak alınan suyun saç durulamasında kullanılması durumunda, saçların dökülmesinin son bulacağını belirtti.

Taze cevizin yeşil kabuğunun az suyla kaynatılması sonucu macun elde edileceğini anlatan Polat, bu macunun da saç maskesi olarak kullanılabileceğini kaydetti. Sağlıklı yaşamak ve beslenmek isteyenlerin mutfaklarından cevizi eksik etmemeleri gerektiğini ifade yapan Dr. Polat, şu bilgileri verdi:''8 tane cevizi bir bardak suda 2 gün bekletin. Günde iki ceviz olmak üzere tüketin ve cevizleri içinde beklettiğiniz suyu da açısından, 4 günlük kür sonucunda ne derece dinlenmiş hissettiğinize şaşıracaksınız."

 
fx15 rephair formoline epila tüy dökücü indir diyet zayıflama